Tarih boyunca birçok kadın tarihin akışını değiştirecek tarzda fikirler sunmuşlar ve çalışmalar yapmışlardır. Bu kadınlar buluşları sayesinde insanlığın pek çok alanda gelişmesi açısından katkıda bulunmuşlardır. Günlük hayatı kolaylaştıran icatlardan hayati önem taşıyan ilaçlara kadar bilim alanında ilerlemelerin kat edilmesi açısından bilim kadınları çok önemli bir rol oynamaktadır.
Bununla beraber tarih boyunca kadınların öne atmış oldukları fikirler ve çalışmalarına her zaman ön yargılı davranılmıştır. Geçen asırlarda kadınlara değer verilmediği gibi yaptıkları çalışmalar da maalesef göz ardı edilmiştir. Fakat buna rağmen kadınlar bilim, teknoloji, matematik ve mühendislik alanlarında yılmadan çalışmış ve fikirlerini çalışmalarını tüm dünyaya tanışmışlardır. Tarihin akışını değiştiren kadınlardan birkaçı şu şekildedir:
Maria Curie (1867-1934)
Bilimin daha yeni yeni gelişmeye başladığı 19. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın başlarında dünyanın bugünkü duruma gelmesinde etkili olan bilim kadınıdır. Aynı zamanda Maria Curie dünyada bilinen tek bilim kadını unvanına sahiptir.
En büyük çalışmalarından birisi radyum ve polonyum elementlerini birbirlerinden ayrıştırıp isimler vermiştir. Bu sebeple 1900’lü yıllarda bilinen tek bilim kadını olmaktadır.
Bunun yanı sıra Maria Curie Radyoaktivite üzerine birçok önemli çalışması bulunan ve radyoloji bilimini kuran kadındır. Fizik alanında pek çok çalışmalara imza atan Maria Curie tarihin akışını değiştiren kadınlarda ilk sıralarda yer almaktadır.
Rosa Parks (1913-2005)
Afroamerikan Sivil Haklar Hareketi’nin en önemli temsilcileri olan Martin Luther King ve Rosa Parks’tır. Rosa Park’ın başlattığı fikir hareketi sayesinde Amerikan vatandaşları arasında herkes eşit haklara sahip olmuştur.
Afife Jale (1902-1941)
Afife Jale, ilk Müslüman kadın tiyatrocu unvanının sahibi olan ve tarihe yön veren önemli kadınlar arsında yer almaktadır. Apollon Tiyatrosu’nda ‘Yamalar’ adlı tiyatroyla ilk kez sahneye çıkan kadındır. Daha sonrasında devlet tarafından pek çok baskılara uğramış ve sahnede rol alması yasaklanmıştır. Sonraki süreçlerde 1923 yılında Mustafa Kemal Atatürk bu yasakları kaldırmış ve Türk kadını bu tarihten itibaren sahnede rol alma hakkı kazanmıştır.